7 Eylül 2010 Salı

Neşeli Günler ~ Banny Jeans Kampanyası (21/09/2010)



BANNY JEANS MONOTEKS FIRMASININ TESCILLI MARKASI OLUP 1993 YILINDAN BU YANA RUSYA,UKRAYNA,MACARISTAN,YUNANISTAN VE DİĞER YURTDIŞI ÜLKELERDE BAŞARILI OLARAK SATIŞLARINI SÜRDÜRMEKTEDİR.

MONOTEKS FIRMASI 1986 YILINDA TEKSTIL SEKTORUNE KUMAS SATISI ILE BASLAMIS OLUP GUNUMUZ DE JEAN URETIMI VE IHRACATI ILE TURK TEKSTIL SANAYISINDE BASARILI BIR SEKILDE YOLUNA DEVAM ETMEKTEDIR.

MONOTEKS TEKSTIL SAHIP OLDUGU ISTANBUL VE MALATYA FABRIKALARINDA AYLIK 80.000 ADETLIK URETIM MIKTARLARI VE SEKTORUN IHTIYAC DUYDUGU TUM SERVIS VE HIZMETLER ILE TURK TEKSTIL VE IHRACATINA HIZMETLERINI SURDURMEKTE AYRICA SAHIP OLDUGU BANNY JEANS MARKASI ILE GEREK YURT ICI GEREKSE YURT DISI SATISLARI ILE MUSTERILERINE KALITE VE HIZMET SUNMAKTADIR.

MONOTEKS TEKSTIL FIRMASI BANNY JEANS OLARAK TURKIYEDE KENDI BUNYESINDE SADECE http://www.bonnyjeans.com/ E-SATIŞ SİTESİ İLE SATILMAKTADIR.FIRMA HAKKINDA DETAYLI BİLGİYE http://www.monoteks.com/ ADRESİNDEN ULAŞABİLİRSİNİZ...

Kampanya şartlarımız....

** Bloğumu izlemeye almanız
** http://www.bonnyjeans.com/ sitemize üye olmanız,fakat üye olurken firma kısmına benim blog adresimi(http://nesekilavuz.blogspot.com/) yazmanız gerekiyor. Önceden üye olan arkadaşların tekrar üye olması lazım.Yoksa hediye kazansanız dahi şansınızı kaybedersiniz.

** Kampanyamızı face veya bloğunuzda duyurup duyuru linkinizi burada paylaşmanız.

Kazanan 1 kişi beğendiği ürünü kendisi seçecektir.

SON KATILIM: 21/09/2010

Ayrıca sponsorumuz BONNY JEANS ve MONOTEKS'e çok teşekkürler..

Hepinize bol şanslar...



http://nesekilavuz.blogspot.com/2010/09/neseli-gunler-bonny-jeans-kampanyas.html

23 Nisan 2010 Cuma

tuana'nın dünyasından hediyeler


Uzun zamandır, güzel bir hediye kampanyası yapmayı düşünüyordum, Ancak hediyeler konusunda bir türlü karar vermemiştim.Bloglarda verilen hediyeler genelde kozmetik ürünleri olduğu için ben farklı bir hediye de eklemek istedim.1 kişi yerine 2 kişi bu hediyeden yararlansın diye diğer hediyeyi de kozmetik ürünlerden seçtim.:) Çam sakızı çoban armağanı..Umarım beğenirsiniz...
Hediyeli etkinliğime katılmak için, yapılması gerekenler her zaman ki gibi klasik;


*İzleyici olmak,
*Blogunda etkinlikten bahsederek, bahsedilen linki buraya yorum olarak bildirmek,
*Blog sahibi olmayanlarda, izleyici olarak katılım yapabilirler tabiiki.Veya farklı bir forumda, site de kampanyayı duyururlarsa onun linkini de yorumlarına ekleyerek, +1 çekiliş hakkı kazanabilirler.
*Blog sahipleri haksızlık olmaması açısından +1 çekiliş hakkı kazanacaklardır.
*Bir ricam daha var; Katılım yaparken, Blogum hakkındaki düşüncelerinizi de (olumlu yada olumsuz) yorumlarınız ile belirtirseniz sevinirim :)
http://www.nesetuana.com/2010/04/hediye-kampanyas.html

15 Kasım 2009 Pazar

Çocuklar için karton ev..

Çocukların uzunca vakit geçirebilmesi için tasarımcılar oyunevi geliştirdi. Bu çocuk evi ile çocuklarınız oyun oynarken sizde rahatlıkla işlerinizi yapabilirsiniz. Tasarımcıların ürettiği bu oyun kartondan yapılmaktadır. Dayanıklılığı henüz tespit edilmesede çocukların bu ürünü çok seveceği anlaşılıyor. Bu oyunevi yaz aylarında bahçelere kurulur.


Bu oyunevinin içerisinde çocuklar istediği şekilde oyuncaklarını dağıtır ve sizin de ev kara kara düşünmenize gerek kalmaz. Ayrıca çocukların bir çoğu bu tür oyunevlerinde vakit geçirerek beyin egzersizi yapmaktadır.

Yapılan araştırmalara göre insanlar küçüklüğünde ne kadar kaliteli oyunlar oynarsa ileride de o kadar zeki olmaktadır. Çocuğunuzun ileride zeki olmasını istiyorsanız gelişim esnasında bu tür oyunlar oynatmanızda fayda vardır.

Neden Uyuruz ?


Cevabı çok basit gibi görünse de aslında uykunun gerçek sebebi veya fonksiyonu bilinmemektedir.
Uykunun sebebi veya fonksiyonu bilinmemektedir. Chicago üniversitesi uyku araştırmalarından Allan Rechtschaffen uykunun hiç bir fonksiyonu olmadığını tespit etmiştir. Adale yorgunluklarının azalmasına rağmen vücudun dinlenmesi için uykuya ihtiyacı olmadığını söylemiştir. Çünkü vücudumuzdaki hücrelerin kendi kendilerini tamir etme yeteneği vardır.

Araştırmacıların tespitlerine göre bu esnada faaliyetten uzak olmasına, ya dinlenme veya uyku durumunda bulunmasına da gerek yoktur. Uyku sırasında alınan EEG kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde beyinde faaliyetsizlik görülmemiştir. İngiltere Milli Fizik Laboratuarı Kompütür bilimleri bölümünde psikolog araştırmacı Dr. Evans'a göre uykunun tek maksadı rüya görmemiz için, zemin hazırlamasıdır.

Rüyalar fiziki dengenin oluşmasını sağlanmaktadır. Temple Üniversitesinden Koruyucu ilaç profesörü Dr.Fred.Rofers uykunun aktif hayattan tamamıyla uzaklaşmak olmadığını, bilakis yavaşlayan kalp de dahil olmak üzere uzuvlarımızın değişik bir tip yaşayış durumuna girdiğine inanmaktadır. Fakat yinede aklımıza şu sorunun gelmemesi mümkün değil.

Uyku geceye ait bir alışkanlık olabilir mi?

Uyku araştırmacılarının babası olarak bilinen Nathaniel Klietman uyku haline geçebilmek için bir faaliyet sisteminde kritik bir seviyenin altında şiddetli bir durum olması gerektiği inancındadır. Bütün kainata ölçülü bir hareket,yani ritim hakimdir. Med-Cezir, güneş ve ayın doğup batmaları, mevsimler, dünyanın ekseni etrafında dönmesi ve daha pek çok düzenli ve maksatlı hareketler hep bu ritmi bize gösterirler.

Dr.Franz Halberg normal durumda ve 24 saatlik bir periyotta meydana gelen değişmeler için "circation" kelimesini kullanmıştır. Vücut dengesi zamana bağlı ritim değişmeleriyle sağlanır. Azalarımızın ritminin en kifayetsiz olduğu anlarda uyku bastırır.Gecenin ilk uyku dönemine hızlı olamayan göz hareketi manasına gelen "NREM-non Raped Eye Movement" denilmektedir. Vücudun dinlendiği en sakin uykudur bu.Nefesimiz düzgün ve sakindir.

EEG kayıtları ve beyin faaliyetleri düzgün ve imtiyazlıdır.Horlamada bu uyku döneminde vuku bulur. Hızlı göz hareketi denilen (REM Ropel Eye Movement) faal uyku halidir. Vücut hareketsiz olmakla beraber yüzde ve parmak uçlarında düzensiz hareketler vardır. Horlama kesilir. Nefes düzensiz haldedir.Yani hızlı ve yavaş arasında ritim değişikliği görülür. Bazılarının kanaatlerine göre REM uyku hali değil bir çeşit sara nöbetidir.

Gece uykumuzun 1.5 ile 2 saati REM uykusudur. NRAM ve Rem dereleri 70 ile 110 dakika arasında değişir.Ortalama 90 dakika olarak kabul edilmektedir. Ruhi depresyon geçirenler REM uykusu olmadığı sürece kendilerini daha rahat hissederler. Rüya görme hadisesi ekseriye REM döneminde olmaktadır.Pek çok kişi yatıştırıcı ve uyku verici ilaçları almalarına rağmen REM döneminde faal uyku halinden kurtulamazlar. Halbuki alınan ilaçlarda Rem'i tamamen veya kısmen ortadan kaldırılması aranmaktadır.
Fakat soru hala yerinde duruyor! ‘Niçin uyuyoruz?’ Kimse bilmiyor. İşte size çeşitli teoriler:

- Uyku, insana kaslarını ve diğer dokularını onarma, yaşlanan veya ölen hücrelerini yenileme şansı verir.

- Uyku, insan beynine hafızasındaki bilgileri düzenleme, gereksizleri unutma ve arşivleme şansı verir. Rüyalar da bu işlemin bir parçasıdır.
Uyku, enerji tüketimimizin miktarını azaltır. Bu nedenle günde 4-5 kez yerine üç öğün yemekle yetinebiliriz. Gece karanlığında zaten hiçbir şey yapamayacağımızdan, anahtarı kapatarak enerji tasarrufu yaparız.

- Uyku, bütün gün çalışan beynin bir şarj süresi olabilir. Diğer organlardaki enerji harcanmasını kısarak, beyin hücre aktiviteleri için gerekli olan enerjiyi artırabilir.

- Uyku hakkında tüm bildiğimiz, geceleri iyi bir uyursak, sabahları kendimizi iyi hissettiğimiz, hem vücudumuzun, hem de beynimizin yeni bir gün için kendisini tazelediği olgusudur.

Uyku insan hayatında sırrı tam olarak çözülememiş enteresan bir olaydır. Uykunun nasıl olduğunu bir bakıma hepimiz biliriz. Uyuyan bir insanda aşağıdaki durumlar gözlemlenir;

- Yatarak uyur.
- Gözleri kapalıdır.
- Çok yüksek bir ses olmadıkça, hiçbir şeyi işitmez.
- Daha yavaş ve ritmik olarak nefes alır.
- Adaleler tamamen gevşemiştir. (Eğer bir koltukta otururken uyumuşsanız, derin uykuda koltuktan düşebilirsiniz.)
- Bir veya iki saatte bir kendi vücudunu elleri ile kontrol eder.
- Bunlara ilave olarak kalp atışı yavaşlar ve beyinde rüya denilen çok ilginç olaylar oluşur. Diğer bir deyişle uyuyan insan çevresinde oluşan şeylerin çoğuna ilgisizdir. Uyuyan bir insan ile komada olan bir hasta arasındaki en önemli fark, uykuda olanın yeterli bir dış müdahale ile uyandırılabilmesidir.

Vahşi doğada yaşayan hayvanlar için bu düzgün ve etrafa ilgisiz, yaklaşık sekiz saatlik uyuma periyodu pek mümkün görünmemekte, bu durumun insanın evrimi süresince oluştuğu sanılmaktadır.
Sürüngenler, kuşlar ve memeliler hepsi uyurlar. Onlar da uykularında kısa süreler için de olsa çevreleri ile ilişkilerini keserler. Bazı balıkların ve kurbağa gibi hem suda, hem de karada yaşayanların da belirli sürelerde aktivitelerini yavaşlattıkları, fakat hiçbir zaman çevre ile ilgilerini kesmedikleri biliniyor. Böceklerin ise uyuyup uyumadıkları bilinmiyor, ancak onların da bazıları gece, bazıları gündüz hareketsiz kalıyor.

Beyin dalgaları üzerine yapılan çalışmalar sonucu, sürüngenlerin rüya görmedikleri, kuşların çok az, memelilerin ise hepsinin uykularında rüya gördükleri saptanmıştır. İlginç olan noktalardan biri şu ki, inekler ayakta uyurken değil de, yatarken rüya görebilmektedirler.

Hayvanların uyku süreçleri de farklıdır. Örneğin insan bir kere ve uzun süre uyurken, köpekler kısa aralıklarla bütün gün uyurlar. Hayvanların bazıları uyku için geceyi tercih ederken, bazıları gündüzü tercih eder.

İnsanların uyku ihtiyacı yaşlandıkça azalır. Yeni doğmuş bir bebeğin uyku ihtiyacı günde 20 saat iken, dört yaşında 12 saate, on sekiz yaşında 10 saate düşer. Yetişkinler uyku için 7-9 saate ihtiyaç duyarlar ama, genelde 6 saat yeterlidir. Uykunun beden ve beynimizin dinlenmesi için gereklidir.

Kaynak: www.e-kolay.net


5 Kasım 2009 Perşembe

Annemin el emeği göz nuru şalları..

Annem el sanatları hocası sipariş üzerine şallar yapıyor.. Bunlar yapılanlardan bir kaçı..


Üçgen beyaz simli ipten şal:

siyah iple beyaz incilerin buluşması:


Yeşil üçgen şal:




Dikdörtgen şeklinde beyaz parıltılı ipten:

1 Kasım 2009 Pazar

Ponpon İptel Tül..


Arkadaşıma yaptığım ponpon ipten tül.. Sipariş üzerine herkese yapabilirim..